Beyin vücuttaki en önemli organdır çünkü vücudun tüm fonksiyonlarını kontrol eder. Bir insan beynini olmadan teknik olarak "canlı" olabilirken, onsuz hayatı deneyimleyemez. Glikozu (şeker) yakıt olarak kullanmak için oksijen beyinde çok önemlidir. Yeterli oksijen kaynağındaki bir eksiklik, beynin düzgün çalışmasını önleyecektir. Bu, her türlü nörolojik belirti ve semptomlara yol açar ve eğer oksijen birkaç dakika veya daha fazla süre boyunca yoksa, ölüm.
Davranıştaki Değişiklikler
Beyni oksijenden mahrum olan bir kişi veya onun davranışı. Bunun nedeni beynin davranış, düşünce ve diğer kişilik fonksiyonlarını kontrol etmesidir. Davranıştaki değişiklikler, karbon monoksit veya beynin oksijen kullanımını engelleyen bir kimyasal ile sarhoş olan kişilerde görülür. Bu değişiklikler arasında uyuşuk davranmak, ilgiyi kaybetmek ve bir uyarana doğru şekilde cevap vermemek yer almaktadır.
Bilinç Kaybı
Oksijen olmadan biraz zaman bile beyni kapatmaya başlar, bilinç kaybına yol açar. Kesin süre kişiden kişiye değişir, ancak sonunda oksijenden yoksun kalan herkes geçer. Beyin ölümü olmasa bile, birkaç dakika boyunca oksijen yetersizliği bir kişiyi kalıcı bir komaya veya kalıcı vejetatif duruma sokabilir.
Hafıza Kaybı
Beynin işlevlerinden biri yapmak ve hafızaları sakla. Hipoksi veya oksijen eksikliği ilerledikçe, beyin artık anı yaratamaz. Bu yüzden boğulan, karbon monoksit ile sarhoş olan ya da kafaya güçlü bir darbe alan insanlar, hayatta kalırlarsa olayı hatırlayamayabilirler. Hafıza kaybının bir başka nedeni, uzun süre oksijen almayan (çoğu insanda birkaç dakika) beyin dokusunun ölümüdür. Doku öldükçe, içinde depolanan anılar, beyin dokusu yenilenemediğinden kalıcı olarak kaybolur.