Şerit jambon, domuzun arka bacağından gelen bir domuz eti kesimidir. Nispeten yağlı bir et kesimidir ve yağ içeriği, spesifik kesime ve jambonun nasıl işlendiğine bağlı olarak değişebilir.
Şerit jambondaki yağ çoğunlukla doymuş yağdır. Doymuş yağ, oda sıcaklığında katı halde bulunan bir yağ türüdür. Et, kümes hayvanları ve süt ürünleri gibi hayvansal ürünlerin yanı sıra hindistancevizi yağı ve palmiye yağı gibi bazı bitkisel bazlı gıdalarda da bulunur.
Doymuş yağ, doymamış yağ gibi diğer yağ türleri kadar kolay sindirilmez. Bunun nedeni doymuş yağ moleküllerinin doymamış yağ moleküllerine göre daha büyük ve daha karmaşık olmasıdır. Vücudun, doymuş yağları kan dolaşımına emilebilecek daha küçük moleküllere parçalamak için daha çok çalışması gerekir.
Doymuş yağların sindirimi midede başlar. Mide, yağın daha küçük moleküllere parçalanmasına yardımcı olan enzimler üretir. Yağ daha sonra ince bağırsağa aktarılır ve burada pankreastan gelen enzimler ve karaciğerden gelen safra tarafından daha da parçalanır. İnce bağırsak, yağ moleküllerinden salınan yağ asitlerini emer.
Tosttaki Nişastanın Sindirimi
Tost, kızartılmış ekmekten yapılan bir besindir. Ekmek, buğday, çavdar veya diğer tahıllardan elde edilen toz olan undan yapılan bir besindir. Un, amiloz adı verilen bir tür nişasta içerir. Amiloz, uzun şeker molekülü zincirlerinden oluşan bir tür karbonhidrat olan bir polisakkarittir.
Nişastanın sindirimi ağızda başlar. Ağızdaki tükürük, nişastayı daha küçük moleküllere ayırmaya yardımcı olan amilaz adı verilen bir enzim içerir. Nişasta daha sonra mideye aktarılır ve burada mideden gelen enzimler tarafından daha da parçalanır. Nişasta daha sonra ince bağırsağa aktarılır ve burada pankreastan gelen enzimler ve karaciğerden gelen safra tarafından daha da parçalanır. İnce bağırsak, nişasta moleküllerinden salınan glikozu emer.
Sindirimdeki Farklılıklar
Jambondaki yağın ve kızarmış ekmekteki nişastanın sindirimi çeşitli şekillerde farklılık gösterir. Birincisi, jambondaki yağ türü doymuş yağdır, tosttaki nişasta türü ise amilozdur. Doymuş yağlar amiloz kadar kolay sindirilemez. İkincisi, yağın sindirimi midede, nişastanın sindirimi ise ağızda başlar. Üçüncüsü, yağın sindirimi için pankreastan ve safradan gelen enzimler gerekirken, nişastanın sindirimi için yalnızca ağız ve mideden gelen enzimler gerekir.
Sindirimdeki bu farklılıklar, yağ ve nişastanın vücut tarafından emilme ve kullanılma şeklini etkileyebilir. Doymuş yağın vücut yağı olarak depolanma olasılığı daha yüksekken, amilozun enerji için kullanılması daha olasıdır.