Düşük yoğunluklu aerobik egzersiz sırasında vücut, glikozu tamamen parçalamaya yetecek kadar oksijene sahip olur ve önemli miktarda laktik asit üretmeden enerji üretir. Bununla birlikte, sprint veya halter gibi yüksek yoğunluklu veya anaerobik egzersiz sırasında vücudun enerji talebi, oksijen arzını aşıyor. Bu durumda vücut, oksijen olmadan glikozu parçalayan ve laktik asit üretimiyle sonuçlanan bir süreç olan anaerobik glikolize başvurur.
Laktik asit kas hücrelerinde biriktiğinden pH seviyesini düşürür, kasta yanma hissine ve kas performansının düşmesine neden olur. Bu laktik asit birikmesi, yüksek yoğunluklu egzersizin süresini sınırlayabilir ve egzersiz sonrası kas yorgunluğuna ve ağrıya katkıda bulunabilir. Zamanla, vücut iyileştikçe laktik asit yavaş yavaş parçalanır ve uzaklaştırılır, böylece kasların enerji depolarını toparlayıp yenilemesine olanak sağlanır.
Düzenli egzersiz ve antrenman, vücudun laktik asidi tamponlama ve tolere etme yeteneğini geliştirmeye yardımcı olarak laktik asit birikiminin kas yorgunluğu ve ağrı üzerindeki etkisini azaltabilir. Düzenli fiziksel aktiviteye katılmak vücudun laktik asidi verimli bir şekilde temizleme yeteneğini geliştirebilir, daha hızlı iyileşmeye ve sonraki egzersiz seansları sırasında performansın artmasına olanak tanır.