Fırında patates, ekmek, kurabiye, makarna ve pirinç gibi karbonhidrat içeren yiyecekler, birçok tabakta en fazla alanı kaplar, birçok öğünün ana yemeğini oluşturur ve birçok diyette enerjinin önemli katkılarıdır. Karbon, hidrojen ve oksijenden oluşan karbonhidratlar çoğu gıdada nişasta olarak bulunur. Sindirim işlemi, onları emilmesi gereken temel glikoz ünitelerine ayırır.
Ağızdaki Karbonhidratlar
Karbonhidrat sindirimi ağızda başlar ve gıda orada kaldığı sürece gerçekleşir. Tükürükteki bir enzim olan tükürük amilazı, polisakkaritler denilen karmaşık nişasta zincirlerini, maltoz denilen disakarit moleküllerine böler. İki birim glikozdan oluşan maltoz, enerji sağlamak için tek bir glikoz molekülüne bölünmelidir. Tükürük amilazı bu görevi başaramaz, bu nedenle disakkaritler yemek borusundan mideye doğru hareket eder.
Karın İçindeki Karbonhidratlar
Midede karbonhidratlar üzerinde hiçbir işlem yapılmaz. Mideyle salgılanan sindirim suları, asidik koşullarda çalışamayan tükürük amilazının etkisini durdurur. Midedeki yiyecekler meyve suları ile karışır ve ince bağırsağa girer.
İnce Bağırsaktaki Karbonhidratlar
Yiyecek, ince bağırsaklara girerken, pankreas bir enzim, pankreatik amilaz salgılar. Tükrük amilazı tarafından etkilenmeyen herhangi bir polisakarit, pankreas amilazı tarafından disakaritlere bölünür. İnce bağırsak yüzeyine bağlı diğer sindirim enzimleri disakkaritleri iki monosakarit molekülüne ayırır. Maltoz, iki glikoz birimine ayrılırken, sükroz bir glikoz ve bir fruktoz birimine parçalanır; ve bir glikoz ve bir galaktoz birimi halinde laktaz. Monosakaritler daha sonra ince bağırsak tarafından emilir ve kan dolaşımına girer.
Kalın Bağırsaktaki Karbonhidratlar
İnsan vücudu, nişasta olarak tüketilen çoğu karbonhidratı kullanmada etkilidir. Ancak baklagillerde, sebzelerde ve meyvelerde bulunan lifleri parçalayamaz. Kalın bağırsaktaki bakteriler bazı lifleri mayalarken, selüloz gibi lifler sindirim işlemi ile değişmeden kalır. Bunun yerine, suyu emer ve atılan sindirilmemiş gıdayı toplar. , , ] ]