Çiğ sütün savunucuları, pastörize süte göre daha fazla besin ve enzim içerdiğini ve bu nedenle daha sağlıklı olduğunu iddia ediyor. Ayrıca çiğ sütün bağışıklık sistemini güçlendirmeye, alerji ve astım riskini azaltmaya yardımcı olabileceğine inanıyorlar.
Ancak bu iddiaları destekleyecek hiçbir bilimsel kanıt bulunmamaktadır. Aslında çiğ süt, ciddi hastalıklara neden olabilecek E. coli, Salmonella ve Listeria gibi zararlı bakterileri içerebilir. Çocuklar, hamile kadınlar ve bağışıklık sistemi zayıf olan kişiler bu bakterilere karşı özellikle savunmasızdır.
Bu nedenlerden dolayı Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri (CDC) herkesin yalnızca pastörize süt içmesini önermektedir.
Çiğ süt tüketimiyle ilişkili bazı spesifik sağlık riskleri şunlardır:
* E. koli: E. coli ciddi gıda zehirlenmesine neden olabilen bir bakteridir. E. coli enfeksiyonunun belirtileri arasında karın ağrısı, kusma ve ishal yer alır. Bazı durumlarda E. coli böbrek yetmezliğine ve hatta ölüme neden olabilir.
* Salmonella: Salmonella, ateş, karın ağrısı, kusma ve ishale neden olabilen gıda kaynaklı bir hastalık olan salmonelloza neden olabilen bir bakteridir. Bazı durumlarda salmonelloz hastaneye yatışa ve hatta ölüme yol açabilir.
* Listeria: Listeria, ateşe, kas ağrılarına, baş ağrılarına ve kusmaya neden olabilen ciddi bir enfeksiyon olan listeriyoza neden olabilen bir bakteridir. Listeriosis, hamile kadınlar ve küçük çocuklar da dahil olmak üzere bağışıklık sistemi zayıf olan kişiler için ölümcül olabilir.
Çiğ süt, pastörizasyon sırasında kaybolan bazı besin maddeleri ve enzimler içermesine rağmen, bu besinler meyve, sebze ve yoğurt gibi başka kaynaklardan da elde edilebilir. Bu besinleri elde etmek için çiğ süt tüketme riskini almaya gerek yoktur.
Çiğ süt içmek ilginizi çekiyorsa öncelikle doktorunuzla konuştuğunuzdan emin olun. Çiğ süt tüketmenin tavsiye edilmediği durumlar olabilir.