1. Artan Kan Şekeri :Özellikle karbonhidrat içeriği yüksek bir öğün tükettikten sonra kan şekeri düzeyiniz yükselir. Bu, glikozun kan dolaşımınızdan enerji için hücrelere taşınmasına yardımcı olan insülin salınımını uyarır. İnsülin aynı zamanda beyinden serotonin salınımını da tetikler. Ancak yemek sonrası uykululuğun ana nedeni serotoninin kendisi değil, ilk ani yükselişin ardından kan şekeri seviyelerindeki genel düşüştür.
2. Sirkadiyen Ritim :Vücudunuzun sirkadiyen ritim olarak bilinen doğal bir uyku-uyanıklık döngüsü vardır. Tipik olarak, uyanıklığınız gündüzleri zirveye çıkar ve akşamları azalır, bu da gece uykululuğu artırır. Yemek yedikten sonra, özellikle gündüz saatlerinde, serotonin seviyesindeki artış ve kan şekeri seviyelerindeki düşüş, bu doğal uykululuğu artırabilir ve yemek sonrası uyuşukluğa yol açabilir.
3. Sindirim ve Kan Akışı :Sindirim süreci, kan akışını beyin de dahil olmak üzere vücudun diğer kısımlarından uzaklaştırır. Serebral kan akışındaki bu geçici azalma, yemekten sonra yorgunluk hissine katkıda bulunabilir.
4. Triptofan ve Diğer Amino Asitler :Süt, yoğurt, hindi ve muz gibi bazı yiyecekler, serotoninin öncüsü olan triptofan aminoasitini yüksek düzeyde içerir. Bu yiyecekleri yemek serotonin üretiminin artmasına neden olsa da, uykululuk üzerindeki etkisi genellikle abartılıyor. Serotonin seviyelerini önemli ölçüde etkilemek için triptofan açısından zengin gıdaların büyük miktarlarda tüketilmesi gerekir.
Yani, serotonin uyku düzenlemesi ve ruh hali ile ilgili bir nörotransmitter olsa da, yemek sonrası uykululuğun ardındaki tek faktör bu değildir. Kan şekeri değişiklikleri, günlük ritim, sindirim ve muhtemelen diğer hormonlar ve amino asitlerin kombinasyonu bu ortak deneyimde rol oynar.