1. Başarısızlık korkusu :Çözüm bulamama ya da hata yapma korkusu, bireylerin problem çözmeye aktif olarak katılmalarını engelleyebilmektedir.
2. Kaygı :Problem çözmek kaygıyı tetikleyebilir, özellikle de problem bunaltıcı veya karmaşık göründüğünde.
3. Güven eksikliği :Kişinin sorunları çözme yeteneğine inanması esastır. Güven eksikliği, farklı yaklaşımları deneme veya yardım arama isteğini engelleyebilir.
4. Duygusal bağlılık :Belirli bir sonuca duygusal olarak yatırım yapıldığında, soruna objektif bir şekilde yaklaşmak ve alternatif çözümleri düşünmek zorlaşır.
5. Değişime direnç :Bazı problemler davranış veya düşünce kalıplarında değişiklik gerektirir. Değişime direnç problem çözmeyi zorlaştırabilir.
6. Erteleme :İlişkili olumsuz duygular nedeniyle problem çözme sürecinden kaçınmak veya geciktirmek.
7. Kişisel önyargılar :Önyargılı kavramlar ve önyargılar, çeşitli çözümlerin araştırılmasını sınırlayarak problem çözmeyi etkileyebilir.
8. Mükemmeliyetçilik :Mükemmel bir çözüm arzusu, aşırı düşünmeye yol açabilir ve tatmin edici bir çözüm bulma yolunda ilerlemeyi engelleyebilir.
9. Yardım isteme korkusu :Bazı kişiler yardım aramaktan çekinebilir veya utanabilir ve sorunları bağımsız olarak çözmeye çalışarak başkalarının uzmanlığından yararlanma yeteneklerini engelleyebilir.
10. Karamsarlık :Olumsuz bir bakış açısı, bir çözümün var olduğuna veya çabaların değerli olduğuna inanmayı zorlaştırabilir ve yenilgici bir tutuma yol açabilir.
11. Bunalmış hissetmek :Karmaşık veya çoklu problemlerle karşı karşıya kaldıklarında bireyler bunalmış hissedebilir ve öncelikleri belirleyemeyebilir veya etkili eyleme geçemeyebilirler.
Bu duygusal engelleri tanımak ve ele almak, etkili problem çözme için çok önemlidir. Farkındalık, kendine şefkat, destek aramak, sorunları daha küçük adımlara bölmek ve olumsuz düşünceleri yeniden çerçevelemek gibi stratejiler, duygusal engellerin azaltılmasına ve problem çözme yeteneklerinin geliştirilmesine yardımcı olabilir.