2. Soğuk algınlığı virüslerinin yüksek mutasyon oranı: Rinovirüsler ve koronavirüsler gibi soğuk algınlığına neden olan virüsler, grip virüslerine kıyasla yüksek mutasyon oranına sahiptir. Bu özellik hızla yeni varyantlar ve türler üretebilir ve mevcut aşıları daha az etkili veya geçerliliğini yitirmiş hale getirebilir.
3. Hastalığın süresi: Soğuk algınlığı genellikle kendi kendini sınırlar ve gribe kıyasla hafiftir. Semptomlar genellikle birkaç gün ile bir hafta arasında kaybolur. Tıp camiası, soğuk algınlığının kısa süreli ve nispeten daha az şiddetli doğasına karşı aşılara daha düşük bir öncelik algılamış olabilir.
4. Soğuk algınlığına neden olan belirli virüslerin teşhisinde zorluk: Soğuk algınlığına neden olan spesifik virüslerin doğru teşhisi zor olabilir. Birkaç farklı virüs benzer semptomlara neden olabilir, bu da belirli virüslerin aşılarla tanımlanmasını ve hedeflenmesini zorlaştırır.
5. Ekonomik teşviklerin eksikliği: Soğuk algınlığı gripten çok daha yaygındır, ancak genellikle daha hafif bir hastalıktır, bu nedenle insanların bu durum için tıbbi yardım arama olasılıkları daha düşüktür. Soğuk algınlığına karşı aşı geliştirmek karmaşık bir girişim ve şirketler tedavilerin yapımına daha fazla para yatıracak.