Bazı akıl hastalıkları, kişinin eylemlerinin sonuçlarını anlama veya davranışlarını kontrol etme becerisini önemli ölçüde bozabilir. Bu gibi durumlarda, onları akıl hastası olmayan biriyle aynı şekilde cezalandırmak haksızlık olabilir. Örneğin halüsinasyonlar yaşayan şizofreni hastası, gerçek ile hayal arasındaki ayrımı yapamayabilir ve bu nedenle suç işlemek için gerekli niyeti oluşturamayabilir.
Ancak akıl hastası kişilerin toplum için ciddi risk oluşturan ciddi suçlar işlediği durumlar da vardır. Bu gibi durumlarda kamunun korunması amacıyla daha ağır cezalar verilmesi gerekebilmektedir. Örneğin, antisosyal kişilik bozukluğu olan ve tekrar tekrar şiddet içeren suçlar işleyen bir kişinin daha fazla zarar vermesini önlemek için hapsedilmesi gerekebilir.
Sonuçta, akıl hastası kişilere hasta olmayanlarla aynı cezanın verilip verilmeyeceğine ilişkin karar, duruma göre verilmelidir. Akıl hastalığının niteliği, suçun ciddiyeti ve topluma yönelik potansiyel risk dahil olmak üzere ilgili tüm faktörlerin dikkate alınması önemlidir.
Bazı yargı bölgelerinde, akıl hastası kişiler delilik nedeniyle suçsuz bulunabilir (NGRI). Bu, akıl hastalıkları nedeniyle eylemlerinden dolayı cezai olarak sorumlu tutulmadıkları anlamına gelir. Diğer yargı bölgelerinde, akıl hastası kişiler suçlu ancak akıl hastası bulunabilir (GBMI). Bu, onların eylemlerinden cezai olarak sorumlu tutuldukları anlamına gelir, ancak cezaları belirlenirken akıl hastalıkları da dikkate alınabilir.
Ayrıca, akıl hastası suçlular için, yönlendirme programları, akıl sağlığı tedavisi ve denetimli serbestlik gibi çeşitli alternatif cezalandırma seçenekleri de mevcuttur. Failin toplum için tehlike oluşturmadığı ve tedaviye ihtiyacı olduğu durumlarda bu seçenekler geleneksel hapsetme yerine daha uygun olabilir.