1. Anoksi: Akciğerlerin çıkarılmasıyla kişi akut solunum sıkıntısı sendromu (ARDS) yaşayacaktır. Bunun nedeni, akciğerlerin oksijen ve karbondioksit değişimini kolaylaştırmada önemli bir rol oynamasıdır. Akciğerler olmadan oksijeni kan dolaşımına taşımanın veya karbondioksiti kandan uzaklaştırmanın bir yolu yoktur. Akciğerin çıkarılmasından birkaç dakika sonra kişi, vücut dokularının oksijenden mahrum kaldığı şiddetli anoksi yaşayacaktır. Bu durum çoklu organ sistemlerinde hasara ve arızaya yol açmaktadır.
2. Solunum Yetmezliği: Gaz değişiminin durması solunum yetmezliğine neden olur. Oksijenin dolaşım sistemine girmesi veya çıkması mümkün değildir, bu da hipoksiye (düşük kan oksijen seviyeleri) ve hiperkapniye (yüksek kan karbondioksit seviyeleri) yol açar. Derhal yapay solunum desteği başlatılmazsa kişi hızla bilincini kaybedecek ve ölecektir.
3. Kalp Yetmezliği: Akciğerlerin yokluğundan kaynaklanan pulmoner dolaşımdaki artan basınç, pulmoner hipertansiyon olarak bilinen bir duruma yol açabilir. Bu, kalbin sağ tarafına (sağ atriyum ve ventrikül) aşırı baskı uygulayarak zamanla genişlemesine ve zayıflamasına neden olur. Sonuç olarak kalp, kanı sağ taraftan akciğerlere etkili bir şekilde pompalayamayacak ve sonunda sağ kalp yetmezliğine yol açacaktır.
4. Beyin Hasarı: Beyin, düşük oksijen seviyelerine karşı oldukça hassastır ve düzgün çalışması için sürekli oksijen kaynağına ihtiyaç duyar. Akciğerlerin alınmasıyla birlikte beyindeki oksijen yoksunluğu, hızlı ve ciddi nörolojik hasara neden olabiliyor. Beyindeki hücreler ve dokular, tam oksijen yoksunluğundan birkaç dakika sonra ölmeye başlar ve bu da geri dönüşü olmayan serebral hipoksiye yol açar.
5. Çoklu Organ Yetmezliği: Akciğerlerin yokluğundan kaynaklanan dolaşım ve oksijen yoksunluğu, sonuçta vücuttaki tüm organları ve sistemleri etkiler. Bu, kalp, böbrekler, karaciğer, beyin ve diğer hayati sistemler de dahil olmak üzere birçok organın arızalanmasına neden olan bir dizi olaya yol açar.
Her iki akciğerin cerrahi olarak tamamen çıkarılmasının tıbbi uygulamada son derece olasılık dışı bir senaryo olduğunu belirtmek önemlidir. Bu prosedür genellikle, akciğerlerin işlevsel olmadığı ve mekanik ventilasyon veya organ nakli gibi yaşamı sürdüren önlemlerin hayatta kalmak için tek seçenek olduğu aşırı ve ilerlemiş akciğer hastalıkları vakalarında gerçekleştirilir.