1. Endoplazmik Retikulum (ER):
- Pürüzsüz endoplazmik retikulum (SER) esas olarak lipit metabolizmasında rol oynar.
- Fosfolipidler, steroidler (kolesterol gibi) ve balmumu esterleri dahil olmak üzere çeşitli lipitlerin sentez yeridir.
- SER ayrıca ilaçların ve ksenobiyotiklerin (yabancı kimyasallar) metabolizmasında da rol oynar.
2. Adipositler (Yağ Hücreleri):
- Adipositler, lipitleri trigliserit olarak depolamaya adanmış özel hücrelerdir.
- Aşırı yağ asitlerini biriktiren çok sayıda lipit damlacığı içerirler.
- Adipositler, yağ asitlerinin depolanmasını ve salınmasını düzenleyerek lipid metabolizmasında çok önemli bir rol oynar.
3. Karaciğer:
- Karaciğer lipid metabolizmasının merkezi organıdır.
- Lipidlerin sentezinde, parçalanmasında ve depolanmasında rol oynar.
- Karaciğer, diyetteki lipitlerin sindirimine ve emilimine yardımcı olan safrayı üretir.
4. Mitokondri:
- Mitokondri hücresel solunum ve enerji üretiminden sorumludur.
- Ayrıca beta-oksidasyon adı verilen bir süreç yoluyla yağ asitlerinin oksidasyonunda (parçalanmasında) rol oynarlar.
- Beta-oksidasyon, enerji üretimi için sitrik asit döngüsüne (Krebs döngüsü) girebilen asetil-CoA'yı üretir.
5. Peroksizomlar:
- Peroksizomlar, lipid metabolizması da dahil olmak üzere çeşitli metabolik süreçlerde yer alan küçük organellerdir.
- Yağ asitlerinin, özellikle de çok uzun zincirli yağ asitlerinin oksidasyonundan sorumlu enzimler içerirler.
- Peroksizomlar ayrıca plazmalojenler gibi bazı lipitlerin sentezinde de rol oynar.