1. Hipokrat (M.Ö. 460-370):Antik Yunan hekimi Hipokrat, zatürrenin ilk gözlemlerini yapmış ve ateş, öksürük ve göğüs ağrısı gibi semptomlarını tanımlamıştı. Zatürreyi "akut hastalıklar" arasında sınıflandırdı ve temel tedavileri sağladı.
2. Galen (MS 129-216):Romalı bir doktor ve filozof olan Galen, zatürre üzerinde daha fazla çalıştı ve Hipokrat'ın tanımlarını geliştirdi. Etkilenen akciğer loblarına göre pnömoniyi farklı tiplere ayırdı ve pnömoninin vücut salgılarındaki dengesizlikten kaynaklandığına dair bir teori öne sürdü.
3. Thomas Willis (1621-1675):İngiliz doktor ve anatomist Thomas Willis, "Pathologiae Cerebri et Nervosi Generis Specimen" (1667) adlı kitabında zatürrenin semptomları ve patolojisi de dahil olmak üzere ayrıntılı tanımlarını yaptı. Zatürreyi diğer akciğer hastalıklarından da ayırarak soğuk ve nemli ortamlar gibi dış etkenlerden kaynaklanabileceğini öne sürdü.
4. Giovanni Battista Morgagni (1682-1771):İtalyan anatomist ve patolog Morgagni, yaptığı otopsi incelemeleriyle zatürrenin anlaşılmasına önemli katkılarda bulundu. "De Sedibus et Causis Morborum per Anatomen Indagatis" (1761) adlı kitabı, zatürreden ölen bireylerin akciğerlerindeki patolojik değişikliklerin ayrıntılı açıklamalarını içeriyordu.
5. René Laennec (1781-1826):Fransız doktor René Laennec'e, modern anlamda zatürrenin keşfiyle sıklıkla itibar edilir. 1819'da doktorların göğüs içindeki sesleri dinlemesine olanak tanıyan tıbbi bir alet olan stetoskobu tanıttı. Laennec, stetoskopu kullanarak, pnömoninin diğer solunum yolu rahatsızlıklarından teşhis edilmesine ve ayırt edilmesine yardımcı olan çıtırtı ve bronşiyal solunum gibi zatürre ile ilişkili spesifik sesleri tanımlayabildi.
6. William Osler (1849-1919):19. yüzyılın sonlarında ve 20. yüzyılın başlarında Kanadalı doktor William Osler, zatürre hastalığının anlaşılmasında önemli bir rol oynadı. Zatürrenin doğru tanısı ve uygun tedavisinin önemini vurgulayarak, zatürrede iltihaplanma nedeniyle akciğer dokusunun katılaşması anlamına gelen "pnömonik konsolidasyon" kavramını ortaya attı.
Bunlar, tarih boyunca zatürrenin keşfedilmesine ve anlaşılmasına katkıda bulunan, daha önceki gözlemlere ve tıbbi bilgilerdeki ilerlemelere dayanarak katkıda bulunan bazı önemli kişilerdir.