Örneğin, Ebola virüsünün bulaşıcı dozu çok düşüktür ve enfeksiyona neden olmak için yalnızca birkaç viral parçacık yeterlidir. Buna karşılık, soğuk algınlığı virüsünün bulaşıcı dozu çok daha yüksektir; enfeksiyona neden olmak için binlerce hatta milyonlarca viral partikül gerekir.
Enfeksiyonun yolu da enfeksiyon dozunu etkileyebilir. Örneğin, yutulan bir patojenin bulaşıcı dozu tipik olarak aynı patojenin solunan bulaşıcı dozundan çok daha yüksektir.
Son olarak konağın bağışıklık durumu da enfeksiyon dozunu etkileyebilir. Örneğin, bağışıklık sistemi baskılanmış kişiler enfeksiyona karşı daha duyarlıdır ve hastalık geliştirmek için daha düşük bir enfeksiyon dozuna ihtiyaç duyabilirler.
Bir patojenin enfeksiyöz dozunun belirlenmesi, bulaşıcı hastalıkların nasıl bulaştığını anlamak ve enfeksiyonları önleme ve tedavi etmeye yönelik stratejiler geliştirmek açısından önemlidir.