- Kardiyovasküler sistem: Kalp, beyin ve omurilik de dahil olmak üzere vücuda oksijenli kan pompalar. Bu oksijen kaynağı, büyük miktarda enerji tükettikleri ve bu enerjiyi üretmek için oksijene bağımlı oldukları için nöronların düzgün çalışması için çok önemlidir. Oksijenli kanın sürekli akışı aynı zamanda metabolik atık ürünlerin sinir dokularından uzaklaştırılmasına da yardımcı olur.
- Solunum sistemi: Akciğerler kan dolaşımına oksijen sağlar ve bu oksijen daha sonra sinir sistemine dağıtılır. Solunumun önemli bir kası olan diyafram, solunum sırasında yaptığı hareketlerle alt omuriliğin korunmasında da önemli bir rol oynar.
- Sindirim sistemi: Sindirim yoluyla elde edilen besinler sinir sisteminin gelişimi ve işleyişi için hayati öneme sahiptir. B12 ve folik asit gibi vitaminler, sağlıklı sinir hücrelerinin büyümesi ve bakımı için özellikle önemlidir. Çoğunlukla ikinci beyin olarak adlandırılan bağırsak mikrobiyomu aynı zamanda çeşitli yollar aracılığıyla merkezi sinir sistemiyle iletişim kurarak nörogelişimi, davranışı ve ruh halini etkiler.
- Endokrin sistemi: Tiroid ve hipofiz bezleri gibi endokrin bezleri tarafından üretilen hormonlar, sinir dokularının gelişimini, büyümesini ve yenilenmesini etkiler. Adrenal bezlerde üretilen kortizol gibi hormonlar da beyin fonksiyonlarını etkileyebilir ve stres tepkilerini modüle edebilir.
- Kas-iskelet sistemi: Kaslar, kemikler ve eklemler sinir sistemi için yapısal destek ve hareketlilik sağlar. Bu destek, beynin ve omuriliğin dış darbelerden veya yaralanmalardan korunmasını ve sinir sinyalleri yoluyla uzuvların hareket etmesinin sağlanmasını içerir.
- Duyusal sistemler (görsel, işitsel, bedensel-duyusal vb.): Duyu organları ve bunlara karşılık gelen sinirler, sinir sisteminin çevreden gelen çeşitli uyaranları alma, yorumlama ve bunlara yanıt verme yeteneğine katkıda bulunarak algılamaya ve uygun eylemlere izin verir.
Sinir sistemi bu diğer sistemlerle birlikte çalışarak homeostazı korur, vücut fonksiyonlarını düzenler, vücudun farklı bölgeleri arasında iletişimi sağlar ve dış dünyayla etkileşimi sağlar. Bu birbirine bağlı sistemlerdeki herhangi bir işlev bozukluğu veya bozulma, sinir sisteminin sağlığı ve işleyişi üzerinde sonuçlar doğurabilir.