2. Egzersiz yapın. Egzersiz kalp atış hızını ve solunum hızını artırır, bu da daha fazla oksijenin alınmasına ve vücutta dolaşmasına neden olur. Yürüyüş, koşu, yüzme veya bisiklete binme gibi düzenli aerobik egzersizler zamanla kandaki oksijen seviyelerinin iyileşmesine yardımcı olabilir.
3. Demir açısından zengin bir diyet uygulayın. Demir, kırmızı kan hücrelerinin vücutta oksijen taşımasına yardımcı olan önemli bir mineraldir. Demir açısından zengin gıdalar tüketmek, oksijeni verimli bir şekilde taşımak için yeterli kırmızı kan hücresine sahip olmanıza yardımcı olabilir. Demir açısından zengin besinler arasında kırmızı et, kümes hayvanları, balık, fasulye, mercimek, koyu yeşil yapraklı sebzeler ve kurutulmuş meyveler bulunur.
4. Yeterli sıvı alımını sağlayın. Bol miktarda su içmek, uygun kan hacminin korunmasına yardımcı olur ve vücudun tüm hücrelere ve dokulara oksijeni daha etkili bir şekilde dağıtmasına yardımcı olur.
5. Sigarayı bırakın ve pasif içicilikten kaçının. Sigara içmek akciğerlere zarar verir ve oksijen alımını azaltır, bu da kandaki oksijen seviyesinin düşmesine neden olur. Sigarayı bırakmak veya pasif içicilikten kaçınmak oksijen seviyelerini iyileştirmeye yardımcı olabilir.
6. Altta yatan tıbbi durumları yönetin. Kalp hastalığı, akciğer hastalığı ve anemi gibi bazı tıbbi durumlar kandaki oksijen zenginleşmesini etkileyebilir. Sağlıklı oksijen seviyelerini korumak için altta yatan bu tıbbi durumların yönetilmesi önemlidir.
Oksijen seviyelerini etkileyen kronik rahatsızlıkları olan kişiler için doktorlar ek oksijen tedavisi önerebilir. Bu, kandaki oksijen miktarını artırmak için bir burun kanülü veya oksijen maskesi yoluyla oksijenin solunmasını içerir.
Sık sık nefes darlığı, göğüs ağrısı veya baş dönmesi gibi semptomlar yaşıyorsanız, oksijen seviyenizi değerlendirmek ve en iyi hareket tarzını belirlemek için doktorunuza danışmanız önemlidir.