1. Bilgilendirilmiş Onam ve Hasta Özerkliği:
- Senaryo: Kişisel inançlar veya kültürel nedenlerden dolayı önerilen tıbbi tedaviyi reddeden hasta. Hastanın karar verme hakkına saygı duymak, sağlık çalışanlarının tıbbi açıdan doğru bakımı sağlama göreviyle çelişiyor gibi görünebilir.
2. Gizlilik ve Mahremiyet:
- Senaryo: Sağlık çalışanlarının hastanın mahremiyetini koruma görevi vardır. Bu, kamu güvenliği endişelerinin ortaya çıktığı bazı bulaşıcı hastalık veya yaralanmaları bildirme göreviyle çelişebilir.
3. Zorunlu Raporlama:
- Senaryo: Çocuk istismarı veya yaşlı ihmalinden şüphelenilmesi durumunda sağlık çalışanlarının bu durumları yasal olarak bildirme zorunluluğu vardır. Bu durum hasta-sağlayıcı ilişkisine müdahale edebilir ve hasta tarafından güvenin ihlali olarak algılanabilir.
4. Tedavinin Reddi:
- Senaryo: Hastaların tedaviyi reddetme konusunda yasal hakları olduğunda, kararları tıbbi tavsiyelere aykırı olsa bile, sağlık çalışanlarının özen yükümlülüğü, hastaların özerkliğine saygı gösterilmesiyle çelişiyor gibi görünebilir.
5. Paylaşılan Karar Alma:
- Senaryo: Bazı durumlarda hastalar bilinçli karar verme kapasitesinden yoksun olabilir. Onların hakları ile sağlık çalışanlarının hastanın çıkarına en uygun şekilde hareket etme görevini dengelemek zor olabilir.
6. Acil Durumlar:
- Senaryo: Bir hayat kurtarmak için acil tıbbi müdahalenin gerekli olduğu acil durumlarda, bakım görevi, hastanın tedaviyi reddetme hakkını geçici olarak geçersiz kılabilir ve bu da bir çatışma durumu yaratabilir.
7. Çıkar Çatışmaları:
- Senaryo: Bir sağlık uzmanının kişisel veya mali çıkarları, en iyi bakımı sağlama göreviyle çatıştığında, bu durum hastanın güvenini zedeleyebilir ve kimin hak ve çıkarlarının öncelikli olması gerektiği konusunda endişelere yol açabilir.
Bu çatışmaların çözümü genellikle etik ilkelerin, yasal yükümlülüklerin dikkatli bir şekilde değerlendirilmesini ve sağlık profesyonellerinin en iyi bakımı sağlama görevi ile hastaların özerklik, mahremiyet ve bilinçli karar verme gibi temel hakları arasında denge kurulmasını içerir. Etik çerçeveler oluşturmak, açık iletişimi teşvik etmek ve hastaları karar alma sürecine dahil etmek, bu potansiyel çatışmaların azaltılmasına ve hasta merkezli sağlık hizmetlerinin desteklenmesine yardımcı olabilir.