Semptomları zamanla dalgalandı ancak genel olarak aşırı yorgunluk, baş ağrıları, sırt ağrısı, uykusuzluk, kaygı ve ışığa ve gürültüye karşı hassasiyeti içeriyordu. Bu semptomlar sıklıkla onu uzun süreler boyunca yatağa bağlı bırakarak fiziksel aktivitesini ve sosyal yaşamını ciddi şekilde kısıtlıyordu.
Bazı tarihçiler ve akademisyenler Florence Nightingale'in durumunun fiziksel ve psikolojik rahatsızlıkların bir kombinasyonu olabileceğini öne sürdüler. Onun zamanında iyi anlaşılmayan veya teşhis edilmeyen kronik yorgunluk sendromu, depresyon veya nörolojik bozukluklar gibi altta yatan tıbbi sorunları olabileceğini düşünüyorlar. Diğerleri, semptomlarının Viktorya dönemi kadınlarına uygulanan toplumsal baskılara ve beklentilere atfedilebileceğini ve bunun da fiziksel ve duygusal faktörler arasında karmaşık bir etkileşime yol açabileceğini iddia ediyor.
"Histeri" kavramının geçmişte geniş çapta uygulandığını ve sıklıkla kadınlarda açıklanamayan bir dizi semptomu etiketlemek için kullanıldığını ve o zamandan beri cinsiyet önyargısı nedeniyle geniş çapta eleştirildiğini belirtmek önemlidir. Florence Nightingale hastalığının kesin tanısı hala belirsizliğini koruyor ve devam eden tıbbi ve tarihsel araştırmalara bağlı.