Eğitim ve öğretim
Adli psikologların genellikle psikoloji alanında doktorası vardır, adli psikiyatristlerin ise tıp diploması vardır ve psikiyatri alanında uzmanlık eğitimini tamamlamışlardır. Eğitim ve öğretimdeki bu farklılık, adli psikologların ve psikiyatristlerin hukuk sisteminde oynadıkları farklı rolleri yansıtmaktadır.
Uygulamanın kapsamı
Adli psikologlar öncelikli olarak ceza davalılarının değerlendirmelerinin yapılması, mahkemede bilirkişi ifadelerinin sağlanması ve ceza adaleti sistemine dahil olan bireyler için tedavi planlarının geliştirilmesi gibi hukuki konuların psikolojik yönleriyle ilgilenmektedir. Öte yandan adli psikiyatristler, suç davranışına katkıda bulunabilecek zihinsel bozuklukların teşhisi ve tedavisi gibi hukuki konuların tıbbi yönlerine daha fazla odaklanmaktadır.
Hukuk sistemindeki roller
Adli psikologlar ve psikiyatristlerden sıklıkla mahkemede bilirkişilik yapmaları istenir. Ancak oynadıkları spesifik rol yargı yetkisine bağlı olarak değişebilir. Bazı yargı bölgelerinde, adli psikologların yalnızca psikolojik konular hakkında ifade vermesine izin verilirken, adli psikiyatristler hem psikolojik hem de tıbbi konular hakkında ifade verebilir.
Tedavi
Adli psikologlar, ceza adaleti sistemine dahil olan kişilere psikoterapi yürütmek veya tedavi planları geliştirmek gibi tedaviler sağlayabilir. Ancak adli psikiyatristlerin suç davranışına katkıda bulunan zihinsel bozuklukları olan bireylerin tedavisinde yer alma olasılıkları daha yüksektir.
Sonuç
Adli psikoloji ve adli psikiyatri, hukuk sisteminde önemli rol oynayan, birbiriyle yakından ilişkili iki alandır. Ancak iki alan arasında eğitim ve öğretim, uygulama kapsamı, hukuk sistemindeki roller ve tedaviye katılım dahil olmak üzere bazı önemli farklılıklar vardır.