1.Yaşlanma:Kırmızı kan hücrelerinin insan vücudunda yaklaşık 120 günlük bir ömrü vardır. Yaşlandıkça, oksidatif stres ve aşınma ve yıpranma gibi çeşitli faktörler nedeniyle oksijen taşınmasında daha az esnek ve verimli hale gelirler.
2.Tanıma ve etiketleme:Eski veya hasar görmüş kırmızı kan hücreleri, bağışıklık sisteminin özel hücreleri olan makrofajlar tarafından tanınır. Makrofajlar, bu kırmızı kan hücrelerinin yüzeyindeki spesifik molekülleri veya işaretleri tanımlayarak onları yok edilmek üzere işaretler.
3.Eritropagositoz:Makrofajlar, etiketli kırmızı kan hücrelerini eritrofagositoz adı verilen bir süreçle yutar ve içselleştirir. Bu süreç esas olarak makrofajların bulunduğu dalak, karaciğer ve kemik iliğinde meydana gelir.
4.Hemoglobin parçalanması:Makrofajların içinde, kırmızı kan hücrelerindeki hemoglobin, bileşenlerine ayrılır:hem ve globin. Heme, yeni kırmızı kan hücrelerinin üretimi için geri dönüştürülen ve yeniden kullanılan demir içerir.
5.Demir geri dönüşümü:Hemden kurtarılan demir kemik iliğine taşınır ve burada yeni kırmızı kan hücrelerinin üretimi için hemoglobin sentezinde kullanılır.
6.Bilirubin üretimi:Hemoglobinin globin bileşeni amino asitlere parçalanır ve bunlar daha sonra metabolize edilir. Parçalanma ürünlerinden biri, safra ve idrarın rengine katkıda bulunan sarı bir pigment olan bilirubindir.
7.Kırmızı kan hücresi yıkım ürünleri:Bilirubin ve diğer parçalanma ürünleri de dahil olmak üzere, tahrip olmuş kırmızı kan hücrelerinin kalıntıları, daha fazla işlenmek ve atılmak üzere karaciğere taşınır.
Eritropagositoz, eski veya hasar görmüş kırmızı kan hücrelerini ortadan kaldırarak dolaşım sisteminin verimli çalışmasını ve doku ve organlara sürekli oksijen dağıtımını sağlar.