İnsan pankreası vücutta glikoz homeostazisinin korunmasında çok önemli bir rol oynar. Bunu insülin ve glukagon hormonlarını içeren negatif bir geri bildirim mekanizması yoluyla başarır. Bu geri bildirim döngüsü şu şekilde çalışır:
Kan Şekerinde Artış (Hiperglisemi):
1. Yemekten sonra kan şekeri seviyesi yükseldiğinde, pankreastaki Langerhans adacıklarındaki beta hücreleri, artan glikoz konsantrasyonunu algılar.
2. Buna karşılık beta hücreleri kan dolaşımına insülin salgılar.
3. İnsülin, vücut hücrelerinin kilidini açan, glikozun girmesine ve enerji için kullanılmasına veya glikojen olarak (karaciğer ve kaslarda) depolanmasına izin veren bir anahtar görevi görür.
4. Glikoz hücreler tarafından alındıkça kan şekeri düzeyi giderek düşer.
Kan Şekerinin Azalması (Hipoglisemi):
1. Bunun tersine, açlık sırasında veya öğün aralarında olduğu gibi kan şekeri seviyeleri düştüğünde, pankreastaki Langerhans adacıklarındaki alfa hücreleri, azalan glikoz konsantrasyonunun tespitini yapar.
2. Buna yanıt olarak alfa hücreleri kan dolaşımına glukagon salgılar.
3. Glukagon, glikojenoliz adı verilen bir süreç aracılığıyla depolanan glikojeni tekrar glikoza dönüştürmesi için karaciğere sinyal gönderir. Bu, glikozun kan dolaşımına salınmasına yol açar.
4. Ek olarak glukagon, kaslardaki ve yağ dokusundaki hücreler tarafından glikoz alımını engelleyerek kan şekeri seviyelerinin yükselmesine daha da yardımcı olur.
5. Glikoz karaciğerden salınıp periferik dokularda muhafaza edildikçe kan şekeri düzeyleri giderek yükselir.
Bu negatif geri besleme mekanizması aracılığıyla pankreas sürekli olarak kan şekeri düzeylerini izler ve glukoz homeostazisini korumak için gerektiğinde insülin veya glukagon salgılar. Kan şekeri yükseldiğinde insülin salgılanarak düşürülür, kan şekeri düştüğünde ise glukagon salgılanarak yükseltilir.