1. Kronik inflamasyon:Mukozal dokunun kronik inflamasyonu, MALT lenfomalarının yaygın bir öncüsüdür. Kronik gastrit, midede Helicobacter pylori enfeksiyonu veya otoimmün bozukluklar gibi inflamatuar durumlar, uzun süreli inflamasyona ve doku hasarına yol açabilir. Bu kronik inflamasyon, lenfoid dokunun gelişmesine ve ardından MALT lenfomalarının oluşumuna elverişli bir ortam yaratır.
2. Helicobacter pylori enfeksiyonu:Helicobacter pylori, mideyi sıklıkla enfekte eden ve gastrik MALT lenfomalarının gelişimi ile güçlü bir şekilde ilişkili olan bir bakteridir. H. pylori enfeksiyonu mide mukozasında kronik enflamasyona yol açar, bu da sonunda lenfoid foliküllerin gelişmesine ve mukozal lenfositlerin malign hücrelere dönüşmesine yol açabilir.
3. Bağışıklık düzensizliği:MALT lenfomaları sıklıkla bağışıklık sistemi zayıf olan bireylerde ortaya çıkar. Yaygın değişken immün yetmezlik (CVID) veya edinilmiş immün yetmezlik sendromu (AIDS) gibi immün yetmezlik bozuklukları, malign öncesi veya malign hücreleri tanımlayacak ve ortadan kaldıracak normal immün gözetim mekanizmalarını bozabilir. Bu bağışıklık düzensizliği, MALT lenfomalarının gelişip ilerleyebileceği bir ortam yaratır.
4. Genetik değişiklikler:MALT lenfomalarında genetik mutasyonlar ve kromozomal anormallikler tanımlanmıştır. Yaygın olarak gözlemlenen genetik değişikliklerden bazıları, hücre döngüsünün düzenlenmesinde, apoptozda ve bağışıklık tepkisinde rol oynayan genlerdeki mutasyonları içerir. Bu genetik değişiklikler, normal hücresel süreçleri bozarak ve malign hücrelerin çoğalmasını teşvik ederek MALT lenfomalarının gelişimine ve ilerlemesine katkıda bulunur.
5. Otoimmün bozukluklar:MALT lenfomaları, Sjogren sendromu ve otoimmün tiroidit gibi belirli otoimmün bozuklukları olan kişilerde daha yaygındır. Bu bozukluklar, MALT lenfomalarının gelişimine katkıda bulunabilecek otoantikorların varlığı ve immün fonksiyon bozukluğu ile karakterize edilir.
MALT lenfomalarının heterojen bir hastalık grubu olduğunu ve kesin nedenlerin, ilgili spesifik organa ve hastanın bireysel koşullarına bağlı olarak değişebileceğini unutmamak önemlidir. MALT lenfomalarının gelişiminin altında yatan mekanizmaları tam olarak anlamak ve önleme ve tedavi için potansiyel hedefleri belirlemek için daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır.