Fiziksel karsinojenez Öte yandan radyasyon veya ultraviyole (UV) ışık gibi fiziksel ajanların kansere neden olduğu süreci ifade eder. X ışınları, gama ışınları, alfa ve beta parçacıkları içeren iyonlaştırıcı radyasyon, serbest radikallerin üretimi yoluyla doğrudan veya dolaylı olarak DNA'ya zarar verebilir. Başta güneş olmak üzere UV radyasyonu da DNA'ya zarar verebilir ve cilt kanseri oluşumuna yol açabilir. Bu tür fiziksel kanserojenlere sıklıkla tıbbi ortamlarda (örn. radyasyon terapisi) veya günlük yaşamda (örn. güneşe maruz kalma) karşılaşılır.
Kimyasal ve fiziksel karsinogenez arasındaki bazı temel farklar şunlardır:
1. Acentenin Niteliği :Kimyasal karsinojenez, kimyasal maddelere maruz kalmayı içerirken, fiziksel karsinojenez, fiziksel ajanlara maruz kalmayı içerir.
2. Mekanizmalar: Kimyasal karsinojenler öncelikle DNA'ya zarar vererek, genetik mutasyonlara ve anormalliklere yol açarak kansere neden olur. Fiziksel karsinojenler doğrudan DNA'ya zarar verebilir veya serbest radikallerin oluşumu yoluyla dolaylı olarak DNA hasarına neden olabilir.
3. Örnekler :Kimyasal kanserojenler arasında benzen, formaldehit ve tütün dumanındaki bazı kimyasallar bulunur. Fiziksel kanserojenler arasında iyonlaştırıcı radyasyon ve ultraviyole (UV) ışık bulunur.
4. Maruz Kalma Yolları :Kimyasal kanserojenler vücuda solunum, sindirim veya cilt teması gibi çeşitli yollardan girebilir. Başta iyonlaştırıcı radyasyon ve UV ışığı olmak üzere fiziksel kanserojenlerle genellikle tıbbi prosedürler veya aşırı güneş ışığına maruz kalma gibi spesifik maruz kalmalar yoluyla karşılaşılır.
Hem kimyasal hem de fiziksel kanserojenlerin kanser gelişimine katkıda bulunabileceğini unutmamak önemlidir. Birçok kanser türünün genetik yatkınlık, çevresel faktörler ve yaşam tarzı seçimleri arasındaki etkileşimi içeren çok faktörlü nedenleri vardır. Farklı kanserojenlerle ilişkili mekanizmaları ve riskleri anlamak, kanserin önlenmesi ve erken teşhis stratejileri için önemlidir.