1. Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı (KOAH):KOAH, hava akışını bloke ederek nefes alma zorluklarına neden olan bir grup akciğer hastalığıdır. Sigara içmek hem KOAH hem de akciğer kanseri için önemli bir risk faktörüdür. KOAH'lı kişilerde akciğer kanseri gelişme riski daha yüksektir.
2. Tüberküloz (TB):Tüberküloz öncelikle akciğerleri etkileyen bakteriyel bir enfeksiyondur. Antibiyotiklerle tedavi edilebilse de TB, yaşamın ilerleyen dönemlerinde akciğer kanserine yakalanma riskini artırabilir.
3. İnterstisyel Akciğer Hastalığı (ILD):ILD, akciğer dokusunda iltihaplanma ve yara izine neden olan bir grup durumu ifade eder. İdiyopatik pulmoner fibroz (IPF) gibi belirli ILD türleri, akciğer kanseri gelişme riskinin artmasıyla ilişkilidir.
4. Radon Gazına Maruz Kalma:Radon, toprakta doğal olarak bulunan radyoaktif bir gazdır. Radona maruz kalmak, akciğer kanserinin sigaradan sonra ikinci önde gelen nedenidir. Radon gazı temeldeki çatlaklardan veya su kaynaklarından evlerin içine sızabilir ve uzun süreli maruz kalma akciğer kanseri riskini artırır.
5. Asbeste Maruz Kalma:Asbest, bir zamanlar inşaat malzemeleri ve izolasyonda yaygın olarak kullanılan bir mineral elyaftır. Asbest liflerinin solunması, akciğer kanseri, mezotelyoma (akciğerlerin ve diğer organların iç zarında meydana gelen bir kanser) ve asbestoz (akciğer dokusunda yara izi) dahil olmak üzere çeşitli akciğer rahatsızlıklarına yol açabilir.
6. İkinci El Dumana Maruz Kalma:Bir kişinin sigara içen kişinin dışarı verdiği dumanı soluması anlamına gelen pasif sigara dumanına uzun süre maruz kalmak, akciğer kanserinin yanı sıra diğer solunum yolu hastalıkları ve sağlık sorunları riskini de artırabilir.
7. Hava Kirliliği:Partikül madde (PM) ve nitrojen dioksit (NO2) gibi belirli hava kirleticilerine uzun süreli maruz kalma, akciğer kanseri riskinin artmasıyla ilişkilendirilmiştir. Bu risk özellikle hava kirliliğinin yüksek olduğu kentsel alanlarda geçerlidir.
8. HIV/AIDS:HIV/AIDS'li bireylerin Kaposi sarkomu ve küçük hücreli dışı akciğer kanseri gibi belirli akciğer kanseri türlerine yakalanma riski daha yüksektir. Zayıflamış bağışıklık sistemleri ve HIV enfeksiyonuyla ilişkili kronik inflamasyon, bu artan riske katkıda bulunabilir.
Bu hastalıklar ve rahatsızlıklar akciğer kanseri riskini artırabilse de, bu rahatsızlıklardan etkilenen herkesin akciğer kanserine yakalanmayacağını unutmamak önemlidir. Düzenli sağlık kontrolleri, erken teşhis ve yaşam tarzı seçimleri (sigarayı bırakmak gibi) akciğer kanseri riskinin azaltılmasında ve genel sağlık sonuçlarının iyileştirilmesinde çok önemli bir rol oynamaktadır.