İşkoliklikle yaygın olarak ilişkilendirilen bazı belirtiler ve özellikler şunlardır:
Aşırı Çalışma Saatleri: İşkolikler genellikle iş yerinde uzun saatler geçirirler; bu da normal ya da makul kabul edilebilecek süreyi önemli ölçüde aşar. İş ve kişisel yaşam arasında sınır koymakta zorluk çekerler.
Kompulsif Çalışma İhtiyacı: İşkolikler, gerekli olmadığında veya yakın bir son teslim tarihi olmadığında bile güçlü, karşı konulamaz bir çalışma dürtüsü hissederler. Rahatlamakta veya boş zaman aktivitelerinden keyif almakta zorluk çekerler.
Suçluluk ve Kaygı Duyguları: İşkolikler çalışmadıklarında veya üretken olmadıklarında sıklıkla kendilerini suçlu veya endişeli hissederler. Hareketsizlik veya tatil zamanlarında sıkıntı veya huzursuzluk yaşayabilirler.
Kişisel ve Sosyal Hayatın İhmali: İşkolikler, kişisel ilişkiler, hobiler ve sosyal aktiviteler yerine çalışmayı önceliklendirme eğilimindedir. İş taahhütleri nedeniyle önemli sosyal etkinlikleri veya aile toplantılarını kaçırabilirler.
Tükenmişlik ve Sağlık Sorunları: İşkoliklik fiziksel ve duygusal yorgunluğa, artan stres seviyelerine ve daha yüksek tükenmişlik riskine yol açabilir. Uyku bozuklukları, anksiyete bozuklukları ve depresyon işkoliklerde sıklıkla görülür.
Görev Dağıtmada Zorluk: İşkolikler, iş yüklerini hafifletecek olsa bile çoğu zaman görevleri başkalarına devretmekte zorlanırlar. Her şeyi kendileri üstlenmeyi tercih ediyorlar, bu da aşırı sorumluluğa ve meslektaşlarının potansiyel kızgınlığına yol açıyor.
Denge Eksikliği: İşkolikler, iş ile aile, kişisel gelişim ve boş zaman gibi yaşamın diğer önemli yönleri arasında sağlıklı bir denge kurmakta zorlanırlar. Sürekli bir aciliyet hissi yaşayabilirler ve işle ilgili konulardan kopmayı zor bulabilirler.
Harici Doğrulama: İşkolikler, işteki başarıları ve başarıları aracılığıyla dış onay arayabilir. Kişisel tatmin ve esenlik yerine tanınmaya, terfilere veya finansal başarıya öncelik verebilirler.
Kişisel Doyumun Kaybı: İşkolikler başlangıçta işlerinde tatmin bulsa da zamanla içsel tatmin duygusunu kaybedebilirler. İşleri, gerçek bir keyif kaynağı olmaktan ziyade bir stres kaynağı ve kendi kendine uyguladığı baskı haline gelebilir.
Ancak ara sıra fazladan çalışma saatlerinin veya yüksek düzeyde üretkenliğin mutlaka işkoliklik anlamına gelmediğini unutmamak önemlidir. İşkolikliği sorunlu bir davranış olarak tanımlayan şey, işe aşırı bağlılık, kişisel refahın göz ardı edilmesi ve yaşamın çeşitli yönlerinde olumsuz sonuçların birleşimidir.
Kendinizde veya tanıdığınız birinde bu eğilimleri fark ederseniz, genel sağlığınıza ve mutluluğunuza zarar vermeden bunları ele almanız çok önemlidir. Bir terapist veya danışman gibi profesyonel yardım almak, yaşamda daha sağlıklı bir denge bulma ve işle ilgili stresi yönetme konusunda değerli destek ve rehberlik sağlayabilir.