Romanın geçtiği Püriten New England'da zina büyük bir günah olarak görülüyordu ve bu tür eylemlerden suçlu bulunan kişiler ağır sonuçlarla karşı karşıya kalıyordu. Kırmızı mektup, Hester Prynne'e, işlediği suçun sürekli bir hatırlatıcısı olarak empoze edildi ve o, gittiği her yerde onu herkesin önünde takmak zorunda kaldı.
Püriten toplumu, Hester'a kırmızı mektubu taktırarak onu cezalandırmaya, başkalarını benzer günahlar işlemekten caydırmaya ve kendi katı ahlaki kurallarını korumaya çalıştı. Bu, bir tür toplum önünde aşağılamaydı ve Hester ile gayri meşru kızı Pearl'ü kendi topluluklarında damgalamanın bir yoluydu.
Roman boyunca kırmızı harf çeşitli sembolik anlamlar üstlenir. Başlangıçta utanç, suçluluk ve cezayı temsil eder, ancak hikaye ilerledikçe Hester için aynı zamanda bir güç, cesaret ve dayanıklılık kaynağı haline gelir. Hester'ın roman boyunca yaşadığı büyüme ve dönüşüm, Püriten topluluğunun katı ahlaki yargılarına ve katı toplumsal normlarına meydan okuyor.