1. Klasik koşullanma: Bu ilişkisel öğrenme süreci, fetişlerin, bir nesnenin veya davranışın cinsel zevkle tekrar tekrar eşleştirilmesi yoluyla gelişebileceğini öne sürüyor. Örneğin, bir kişi belirli bir nesneye dokunurken veya belirli bir aktiviteye katılırken cinsel uyarılma yaşarsa, nesne/aktivite ile cinsel zevk arasındaki ilişki güçlenebilir.
2. Edimsel koşullama: Bu öğrenme şekli olumlu pekiştirmeyi veya olumsuz pekiştirmeyi içerir. Fetişler bağlamında, bir kişi belirli bir fetişe odaklanırken mastürbasyon yaptığında veya cinsel tatmin yaşadığında olumlu pekiştirme meydana gelebilir. Olumsuz pekiştirme, fetişle uğraşırken kaygının hafifletilmesi veya olumsuz duyguların azaltılması şeklinde gelebilir.
3. Bilişsel faktörler: Belirli bilişsel önyargılar veya şemalar fetişlerin gelişimine katkıda bulunabilir. Örneğin, bir kişi belirli bir nesne veya davranış hakkında olumlu inançlara sahipse, ona karşı bir fetiş geliştirme olasılığı daha yüksek olabilir. Ek olarak, cinsellikle ilgili uyumsuz inançlar veya düşünceler fetiş gelişimini etkileyebilir.
4. Maruz kalma ve hassasiyet: Belirli bir nesneye veya davranışa tekrar tekrar maruz kalmak bazen duyarlılığa yol açabilir. Zamanla kişi fetişin zevkli yönlerine karşı daha duyarlı hale gelir ve bu, cinsel deneyimlerinin daha merkezi hale gelebilir.
5. Genetik ve evrimsel faktörler: Bazı teoriler fetişlerin gelişimine katkıda bulunan olası bir genetik bileşeni öne sürüyor. Evrim teorileri, bazı fetişlerin üreme başarısını artırmanın bir yolu olarak veya belirli ortamlara adaptasyon olarak evrimleşmiş olabileceğini öne sürüyor.
Fetişlerin doğası gereği sorunlu veya zararlı olmadığını belirtmek önemlidir. Ancak kişi fetişinden dolayı sıkıntı yaşıyorsa veya bu durum günlük işleyişini etkilemeye başlıyorsa bir ruh sağlığı uzmanından yardım istemek faydalı olabilir.