1. İlahi İlham :Bazı eski Çin metinleri akupunkturun yaratılışını ilahi varlıklara veya efsanevi figürlere bağlar. Örneğin, ünlü bir Çin tıp metni olan Sarı İmparatorun Dahiliye Klasiği, akupunkturun Sarı İmparator'a ölümsüz doktor Qi Bo tarafından öğretildiğini belirtir.
2. Doğal Olayların Gözlemlenmesi :Bir diğer inanış ise akupunkturun doğa olaylarının insan vücudu üzerindeki etkilerinin gözlemlenmesinden kaynaklandığı yönündedir. Örneğin, arı sokması veya kazara iğne batması gibi belirli fiziksel travma türlerinin bazen ağrının veya diğer semptomların azalmasıyla sonuçlandığı fark edildi. Bu, terapötik amaçlar için vücuttaki belirli noktaları uyarmak için iğnelerin kasıtlı olarak kullanılması fikrine yol açtı.
3. Antik Cerrahi Uygulamaları :Bazı akademisyenler akupunkturun apseleri boşaltmak, yabancı cisimleri çıkarmak veya gergin kaslardaki gerilimi azaltmak için iğnelerin veya keskin nesnelerin kullanıldığı eski cerrahi uygulamalardan evrimleşmiş olabileceğini öne sürüyor. Zamanla bu uygulamalar rafine edilmiş ve bir akupunktur terapisi sistemine dönüşmüş olabilir.
4. Deneysel Deney :Akupunkturun zaman içinde ampirik deneyler ve bilgi birikimi yoluyla kademeli olarak geliştiğine inanılmaktadır. Eski hekimler ve şifacılar vücuttaki belirli noktaların uyarılmasının etkilerini gözlemlediler ve bulgularını sonraki nesillere aktararak akupunktur tekniklerinin gelişmesine ve iyileştirilmesine yol açtılar.
Bu açıklamaların tarihsel anlatılar ve teoriler olduğunu ve akupunkturun kökenini kesin olarak kanıtlayan somut bir tarihsel kayıt bulunmadığını belirtmek önemlidir. Bununla birlikte, bu çeşitli açıklamalar, akupunkturun tıbbi bir uygulama olarak yaratılmasına ve geliştirilmesine katkıda bulunmuş olabilecek çeşitli kültürel, mitolojik ve ampirik etkilere dair içgörü sağlar.