Daha yaşlı ve karamsar olan diğer garson ise hayatın anlamsız olduğunu, umut edilecek hiçbir şeyin kalmadığını düşünmektedir. Yalnızca dünyada var olan karanlık ve umutsuzluğu görüyor, kafenin ışığında ve sıcaklığında rahat edemiyor. Tek gerçek huzurun yaşamdan ziyade ölümün sunduğunu düşünüyor.
İki garsonun tartışması, dünyada var olan iki karşıt bakış açısı arasındaki çatışmayı temsil ediyor:iyimserlik ve kötümserlik, umut ve umutsuzluk, ışık ve karanlık. Hemingway'in hikayesi bu iki güç arasındaki mücadeleyi vurguluyor ve okuyucunun hangi bakış açısını en ikna edici bulduğuna karar vermesini sağlıyor.