1. Arttırılmış Kılcal Filtrasyon:
- Genellikle kalp yetmezliği gibi durumlara bağlı olarak kılcal damarlardaki artan hidrostatik basınç, sıvının kılcal damarlardan çevredeki dokulara doğru itilmesine neden olabilir.
2. Lenfatik Drenajın Azalması:
- Lenfatik damarların yara izi veya kompresyon nedeniyle tıkanması, sıvının interstisyel boşluklardan atılmasını bozarak sıvı birikmesine neden olabilir.
3. Artan Sodyum Tutulması:
- Aşırı sodyum alımı veya böbreklerden sodyum atılımının bozulması sıvı tutulmasına yol açarak ödeme neden olabilir.
4. Düşük Protein Düzeyleri:
- Hipoproteinemi, özellikle de düşük albümin seviyeleri, kan damarlarındaki ozmotik basıncı azaltarak sıvının dokulara sızmasına neden olabilir.
5. Enflamasyon:
- Enfeksiyon veya yaralanmanın neden olduğu inflamatuar yanıtlar kılcal damarların geçirgenliğini artırabilir, sıvı ve proteinlerin interstisyel boşluklara kaçmasına izin vererek ödemle sonuçlanabilir.
6. Böbrek Disfonksiyonu:
- Kronik böbrek hastalığında olduğu gibi böbrek fonksiyonlarının bozulması, vücudun sıvı dengesini ve elektrolit seviyelerini düzenleme yeteneğini etkileyerek sıvı tutulmasına ve ödeme neden olabilir.
7. Karaciğer Hastalığı:
- Siroz gibi karaciğer bozuklukları düşük albümin seviyelerine ve bozulmuş lenfatik drenaja neden olarak ödem gelişimine katkıda bulunabilir.
8. Hormonal Değişiklikler:
- Östrojen ve progesteron gibi bazı hormonlar, özellikle hamilelik veya adet öncesi dönemlerde sıvı tutulmasına neden olabilir.
9. Venöz Yetmezlik:
- Varisli damarlar veya derin ven trombozu nedeniyle damarlardaki zayıf dolaşım, sıvının dokulardan geri dönüşünü engelleyebilir ve etkilenen bölgelerde ödeme neden olabilir.
Ödem, etkilenen dokularda şişlik, gerginlik veya şişkinlik olarak kendini gösterebilir ve altta yatan nedene bağlı olarak başka semptomlar da eşlik edebilir. Ödem oluştuğunda, sıvı birikimini etkili bir şekilde yönetmek için altta yatan tıbbi durumu tanımlamak ve ele almak önemlidir.