1. Kan Pıhtılaşması Riskinde Artış :Yüksek trombosit sayısı, arterlerde ve toplardamarlarda kan pıhtılaşması riskini artırarak derin ven trombozu (DVT), pulmoner emboli (PE), felç ve kalp krizi gibi durumlara yol açabilir.
2. Kanama Bozuklukları :Mantık dışı görünse de trombositoz kanama sorunlarına da yol açabilir. Bunun nedeni, anormal trombosit fonksiyonunun normal pıhtılaşma sürecine müdahale ederek aşırı veya uzun süreli kanamaya neden olabilmesidir.
3. Mikrovasküler Tıkanıklık :Yüksek trombosit sayısı, çeşitli organlardaki küçük kan damarlarının tıkanmasına veya daralmasına neden olarak doku hasarına ve mikro enfarktüslere yol açabilir. Bu, beyin, böbrekler, kalp ve akciğerler gibi organları etkileyebilir.
4. Dalak büyüklüğü :Artan trombosit üretimi sıklıkla kemik iliğinin aşırı aktivitesinden kaynaklanır. Bazı durumlarda, bu aşırı aktivite aynı zamanda dalağın büyümesine (splenomegali) neden olarak karın rahatsızlığına, anemiye ve diğer komplikasyonlara yol açabilir.
5. Gebelik Komplikasyonları :Hamilelik sırasındaki yüksek trombosit sayısı, preeklampsi, gebelik diyabeti ve plasentanın ayrılması gibi gebelikle ilişkili komplikasyon riskini artırabilir.
6. Kanser :Bazı durumlarda trombositoz, belirli kanser türleri (örn. miyeloproliferatif bozukluklar) gibi altta yatan tıbbi durumların bir işareti olabilir. Altta yatan ciddi koşulları dışlamak için yüksek trombosit sayısının nedenini araştırmak önemlidir.
7. Baş ağrısı :Bazı kişilerde trombositoz, beyindeki kan akışının ve basıncın artmasına bağlı olarak sık veya şiddetli baş ağrılarına yol açabilir.
Trombositozun şiddetine ve bireyin sağlığı üzerindeki etkisine göre değişebileceğini unutmamak önemlidir. Bazı vakalar hafif olabilir ve yaşam tarzı değişiklikleri ve ilaçlarla tedavi edilebilirken, daha ciddi vakalar trombosit sayısını azaltmak ve altta yatan nedeni yönetmek için özel tıbbi tedavi gerektirebilir.