İşte nedeni:
1. Akıllı İşletim Sistemi Yönetimi :Windows ve macOS gibi modern işletim sistemleri, disk alanını akıllıca yöneten ve gerektiğinde otomatik birleştirme gerçekleştiren yerleşik birleştirme algoritmalarına sahiptir. Çoğu parçalanma sorununu manuel müdahaleye gerek kalmadan verimli bir şekilde çözebilirler.
2. Zaman İçinde Parçalanmanın Azaltılması :Birleştirme, depolama aygıtındaki parçalanma düzeylerini azaltır. Her başarılı birleştirmeyle veriler daha organize hale gelir ve önemli parçalanmaların yeniden meydana gelme olasılığı azalır.
3. Katı Hal Sürücüler (SSD'ler) Üzerinde Sınırlı Etki :SSD'ler, geleneksel HDD'lerin aksine, mekanik olmayan yapıları nedeniyle fiziksel parçalanma yaşamazlar. Bir SSD'yi birleştirmenin genellikle performans üzerinde çok az etkisi olur veya hiç etkisi olmaz.
4. Potansiyel Performans Düşüşü :Aşırı ve gereksiz birleştirme aslında depolama aygıtına yazma döngüleri getirebilir ve bu da aygıtın ömrünü kısaltır. Ayrıca birleştirme, geleneksel HDD'lerdeki okuma/yazma kafalarında aşınma ve yıpranmaya neden olabilir.
5. Diğer Optimizasyon Yöntemlerine Odaklanma :Yazılım güncellemeleri, sürücü güncellemeleri, kötü amaçlı yazılım taramaları ve geçici dosyaları ve gereksiz programları kaldırarak disk alanını boşaltmak gibi sistem performansı üzerinde daha büyük etkiye sahip olabilecek başka optimizasyon stratejileri de vardır.
Sonuç olarak, sistemin tekrar tekrar birleştirilmesi önemli ek faydalar sağlamaz ve hatta depolama cihazına gereksiz yük getirebilir. İşletim sisteminin yerleşik birleştirme araçlarına güvenmek ve diğer optimizasyon yöntemlerini kullanmak, sistem performansını korumak için daha dengeli bir yaklaşım sağlayabilir.