İnsanları bir veba olarak gören bu görüşe karşı çıkanlar genellikle insanların yaratıcılığını, yaratıcılığını ve uyum sağlama yeteneğini vurguluyor. İnsan inovasyonunun yarattığımız çevre sorunlarının çoğuna çözüm getirebileceğine inanıyorlar. Kirliliğin azaltılmasına, doğal yaşam alanlarının korunmasına ve biyolojik çeşitliliğin yeniden sağlanmasına yardımcı olan bilim, teknoloji ve koruma çabalarındaki ilerlemelere dikkat çekiyorlar. İnsanın dayanıklılığı ve işbirliği, küresel çevre sorunlarının çözümünde çok önemli faktörler olarak görülüyor.
Dahası, insan yaşamı da dahil olmak üzere tüm yaşamın içsel değerine değer veren ve insanları yalnızca çevre üzerindeki etkileri nedeniyle bir veba olarak etiketlemenin adil veya doğru olmadığını savunan etik bir argüman var. Birçoğu, insan-çevre etkileşimlerinin karmaşıklığını ve insanların gezegenin ekosistemlerini şekillendirmede oynadığı çeşitli rolleri kabul eden daha incelikli bir anlayışı savunuyor.
Sonuçta, birinin insanları Dünya'daki bir veba olarak görüp görmediği, kişisel değerler, bilimsel anlayış, kültürel bakış açıları ve bireysel deneyimler gibi çeşitli faktörlerden etkilenen öznel ve kişisel bir görüştür. İnsanlığın değerini ve potansiyelini bir bütün olarak değersizleştirmeden, çevre sorunlarına yönelik saygılı diyalog kurmak, farklı bakış açılarını keşfetmek ve sürdürülebilir uygulamaları teşvik etmek önemlidir.